Kehf Suresi'den ahir zamanla ilgili ebced tarihleri.

  • 10 yıl önce
ADNAN OKTAR: “Derken, Katımız'dan kendisine bir rahmet verdiğimiz,” Allah rahmetiyle tecelli ediyor. Mesela Hz. Hızır (a.s)’ı insanlar sert bir insan gibi görüyorlar. Ama bak, Allah’ın rahmetinin tecellisi. “Ve tarafımızdan kendisine bir ilim öğrettiğimiz,” özel bir ilim; Allah öğretmiş, o da o ilmi almış; “kullarımızdan bir kulu buldular.” (Kehf Suresi, 65) Ki ebcedi 2010. Çok acayip 2010 olması. “Ve kullarımızdan bir kulu” diyor. Yani Allah’ın ledün ilmini öğrettiği birçok kul var. Onlardan birisi bu, bir şahıs.

84. ayette de, Kehf Suresi’nde Allah, şeytandan Allah'a sığınırım; 2017 tarihini veriyor ebcedi; “Gerçekten, Biz ona yeryüzünde sapasağlam bir iktidar verdik.” 2017. Çok şaşırtıcı. “Yeryüzünde sapasağlam bir iktidar.” İki tane dünya hâkimiyetinden bir tanesi. Çünkü iktidarlar var ama sapasağlam olmuyor. Mesela Amerika’da da iktidar oluyor, Türkiye’de de iktidar oluyor, her yerde oluyor iktidar ama sapasağlam olmuyor. Gidici oluyor. Sapasağlamda sistem bambaşka. Sapasağlamın anlamı bambaşka. Yani tereddüt olmuyor. Ama dünyanın her tarafında hükümetler her an gidecek gibi oluyor. Mesela bakan gidebiliyor; başkası oluyor, görevinden gidebiliyor. “..ve ona her şeyden bir yol (sebep) verdik.” Her şeyden; siyasette de, politikada da, askeriyede de, sanatta, bilimde, estetikte, her şeyden bir güç veriyor Allah, özel. Çünkü böyle dünya hakimiyetinde her şeye ihtiyaç var. Paraya da ihtiyaç var, desteğe de ihtiyaç var, tanıtıma ihtiyaç var, sürate ihtiyaç var. Her şeye ihtiyaç var. O yüzden Allah ne diyor; “Ona her şeyden bir yol (sebep) verdik. “O da, bir yol tuttu” diyor Cenab-ı Allah, 85 ayette. “Sonunda Güneş’in battığı yere kadar ulaştı ve onu kara çamurlu bir gözede batmakta buldu, yanında bir kavim gördü. Dedik ki: ‘Ey Zu'l-Karneyn,’” “ey iki cihetli, iki yönlü,” burada da çok acayip bir anlatım var tabii. Zülkarneyn, yecüc ve mecüc; hep iki. Zülkarneyn iki yönlü demektir. Mehdiyet de hep ikiler vardır. Mesela yecüc ve mecüc iki tane; Hz. Mehdi (a.s) ikisine karşı, inşaAllah. Mesela Hz. Mehdi (a.s) hem deccal, hem süfyana karşı. Hem deccalle mücadele ediyor, hem süfyanla mücadele ediyor. İki tane zıttı var. Hem cin, hem şeytan düşmanı var Hz. Mehdi (a.s)’ın, ayete göre. Dünyanın hem doğusuna, hem batısına hakim olduğu için Zülkarneyn deniliyor. Hem madde, hem ruh olabildiği için Zülkarneyn denebiliyor. Hem zahir hem batın ilmine sahip olduğu için Zülkarneyn. Bak, “(istiyorsan onları) ya azaba uğratırsın veya içlerinde güzelliği (geçerli ilke) edinirsin.” Hangisini tercih eder? Tabii ki güzelliği. Zorbalık, can yakma, acı verme veyahut herhangi bir şekilde azap onda yok. “Dedi ki: ‘Kim zulmederse biz onu azaplandıracağız.’” Öldüreceğiz demiyor bak,“azaplandıracağız.” Ama zulme karşı. Hz. Mehdi (a.s) nasıl? Hz. Mehdi (a.s) da zulme karşı. Anti-zulümdür. “Sonra Rabbine döndürülür.” Yani “Allah belasını verir, biz bir şey yapmayız” diyor. “O da onu görülmemiş bir azapla azaplandırır.” “Ahirette cezasını bulsun” diyor Zülkarneyn, “ben cezalandırmam, ben öldürmem” diyor. 87. ayet.

“Kim iman eder ve salih amellerde bulunursa,” iman edecek ve son derece samimi olacak, “onun için güzel bir karşılık vardır.” O güzel karşılığı Allah ayette açıklıyor bakın. “Kim iman eder ve salih amellerde bulunursa, onun için güzel bir karşılık vardır.” Bu ayetin açıklamasını nerede buluyoruz? Nur Suresi’nin 55. ayetinde buluyoruz. Ayeti ayetle açıklamak lazım; mesela 88. ayeti Nur Suresi’nin 55. ayetiyle tefsir edebiliyoruz. Çünkü orada Allah diyor ki; “Kim iman eder ve salih amellerde bulunursa, onu dünya hakimi yaparım” diyor. Burada da ne diyor ayette; “Onun için güzel bir karşılık vardır.” O güzel karşılığın ne olduğunu anlıyoruz oradan. ‘Dünya hakimiyeti ve cennet.’ Onun için Kuran’ı Kuran’la tefsir etmek çok önemli bir yöntemdir. Genelde hayati bir yöntemdir. Ve en doğru yöntem odur. “Ona buyruğumuzdan kolay olanını söyleyeceğiz.” Mesela bu ayeti, “buyruğumuzdan kolay olanı söyleyeceğiz” ayetini, hangi ayetlerle açıklarız? “Hz. İbrahim (a.s)’ın dini gibi kolaydır.” “Allah sizin için zorluk dilemez, kolaylık diler.” Başka bir ayet daha var. “Kolay olanda başarılı kılacağız.” Bu ayeti açıklarken 88’in yanına o ayetlerin konması lazım, ayetleri açıklanması için. Mesela “bakınız” diye şu şu şu ayetler diye bağlantı kurulması lazım. “Sonra yine bir yol tuttu.” 89. ayette. “Sonra yine bir daha yol daha tuttu.” 92. ayet. Onları daha sonra inceleyeceğiz, inşaAllah. “Sonun