Rahman Suresi, 68, 70, 72, 74, 76-78, 48, 50, 52, 54, 56, 58, 62, 64, 66 Ayetlerinin Tefsiri

  • 10 yıl önce
ADNAN OKTAR: Rahman Suresi, 68 - “İçlerinde her türden meyve, eşsiz hurma ve eşsiz nar vardır.” Yani hiç eşi benzeri olmayan ve nar. Mesela nar şu an insanlar yiyemez narı. Çoğu ekşi olur. Hurma da çok zor olgunlaşır, istediği kıvamda olmaz. Ama Allah eşsiz diyor. Son derece güzel nar ve hurma vardır diyor.

70 - “Orada huyları güzel, yüzleri güzel kadınlar vardır.” Şimdi kadınlar çok güzel kadınlar oluyor ama huyu çirkin, rahatsız oluyor insan. Mesela çok hoş bir kadınla karşılaşıyor insan, ama huyu kötüyse, yani nefret oluşur, yani tiksinirsin, itici gelir. Ama huyu güzelse, yüzü de güzelse, sizin gibi maşaAllah, o zaman çok büyük bir nimet olmuş oluyor.

72 - “Otağlar içinde korunmuş huri kadınlar.” Çadır içinde, korunmuş. Nereden korunuyor? Yani bir kurt yok ki orada, bir saldırgan yok ki korunacak. İffeti korunmuş, namusu korunmuş, tertemiz kadınlar korunmuş. Kime bu korunma? Dışarısı için korunuyor. Helaline korunuyor mu? Helaline korunma yok. Helaline ait. Yani bu korunmadan kasıt, bazı adamlar yanlış anlıyor olabilir. Yani helalinden korunuyor değil. Çadırın içinde zaten helaliyle beraber. Dışarıda herhangi bir kişi onlara ellemiyor, dokunmuyor. Allah diyor: “Ne ins, ne de cins onlara dokunmamıştır.” Sadece helaline ait. Namusun da, insanların ne kadar hoşuna gittiğini de buradan da anlamış oluyoruz. Çünkü namuslu bir kadın çok etkileyicidir. Ama namussuz bir kadın, hakikaten insanı etkilemez, insan tiksinir, itici bulur, çok kötüdür, Allah vermesin. Bakın ayette diyor ki: Şeytandan Allah’a sığınırım.

74 - “Bundan önce” yani helaline teslim edilmeden önce, bundan önce dediği helaline teslim edilmeden önce ahirette, “bundan önce kendilerine” yani bu hanımlara “ne bir insan, ne de bir cin dokunmuştur.” Cinsel ilişkiye girmemiştir diyor. İffetleri tertemiz.

76 - “Yeşil yastıklara ve çarpıcı güzellikteki döşeklere yaslanırlar.” Ana renk de yeşil. Yeşilin üstüne süslemeler yapılıyor. Cennetin tamamına, ovasına baktığımızda cennetin, uçsuz bucaksız, mesela yüz binlerce kilometre ucu bucağı yok ova, yemyeşildir cennet. Yani başka bir renk göremezsin. Sadece bakarsın, blok yeşil görünür. Yaklaşıldığında, yani detaylara bakıldığında, evler, villaları, bahçeleri ayrı ayrı dizayn edilmiştir. “Yeşil yastıklara ve çarpıcı güzellikteki döşeklere yaslanırlar.” Döşek, bizim bildiğimiz dümdüz döşektir. İşte çeşitli markaların var, süngerden döşek, hiçbir özelliği olmaz. Oradaki döşek öyle değil, nefes kesici bir döşek. Onun sanatına doyamıyor adam. Ne diyor; “Çarpıcı güzellikte.” Çarpmak ne demek? Elektrik çarpması gibi. Döşeğe baktı mı, adamın nefesi kesiliyor. O kadar güzel. Yastıklar ayrı güzel.

77 - “Şu halde Rabbinizin hangi nimetini yalanlayabilirsiniz?” diyor.

78 - “Celal ve ikram sahibi olan Rabbinin adı ne yücedir” diyor maşaAllah, Cenab-ı Allah.

Cenab-ı Allah, şeytandan Allah’a sığınırım, Rahman Suresi’nde cenneti açıklarken Cenab-ı Allah, bak 48-“çeşit çeşit” diyor, çok zengin çeşit, “incelikler” mesela şu bardakta içinde ince ince kristaller var. Mesela bu bir inceliktir detaydır. Bu insanın hoşuna gider. Bu düz bir cam olmuş olsa, o kadar olmaz etkisi. Onun için Cenab-ı Allah diyor ki; “ çeşit çeşit inceliklere” bir de camın üstünde işleme olsa, bakın camın üstünde ince ince hatlar var, bir elmas kesim yapılmış ve mesela her noktada ayrıca küçük inci gibi cam içinde boşluk meydana getirmişler, mesela bu da bir detay. Detay insanın çok hoşuna gider. Onun için ne diyor Cenab-ı Allah; “ çeşit çeşit inceliklere ve güzelliklere sahiptirler” ama çeşit çeşit ucu bucağı yok.

50-“İkisinde de akmakta olan iki pınar vardır.” Ana pınarlar. Yani meleklerin orada veyahut gılmanların testilerini doldurduğu pınarlar.

52-“İkisinde de her meyveden iki çift vardır.” Ama her meyve mesela; elma varsa iki çift, iki çeşit var. Armut varsa iki çeşit.

54-“Astarları, ağır işlenmiş atlastan yataklar” yatağın astarları ağır işlenmiş, o kadar ince detay var ki. Şimdi biz ağır işlenmiş bir kaftan görüyoruz, ne kadar şahane işlenmiş. Onun doğrusu ne biliyor musunuz? Kimsenin işlediği falan yok, Allah işliyor onu. Cennetteki sistem bu dünyada geçerli ama insanlar farkına varamıyorlar. Yani birisi yaptı zannediyor. Halbuki sebep olarak Allah öyle gösterttiği için öyle zannediyorlar. Mesela saate bakıyorlar, ne kadar şahane fabrika ne kadar güzel saat yapmış diyorlar. Hiçbir fabrika saat yapmaz. Hepsini Allah yaratıyor ama fabrika yapmış gibi gösterdiği için, yani ince ince parçaları yapılıyor gibi sebeplerle gösterdiği, fabrikada yapıldığını zannediyor insan.

54-“Astarları, ağır işlenmiş atlastan yataklar üzerinde yaslanırlar. İki cennetin de meyve-devşirmesi (ordakilere) yakın (kolay)dır.”  Cennette her şey kolay; yürümek kolay, hareket etmek kolay, dünya